Merhaba,
Bir eseri eleştirirken oldukça dikkatli olmaya çalıştığımı hemen belirtmeliyim. Çoğu zaman yapılan eleştirilerin gereğinden fazla yıkıcı olduğuna şahit olmaktayım. Hatta eserin sahibinin eleştiriye olan tahammülsüzlüğünü de işin içine katınca istenmeyen durumlar ortaya çıktığı sıkça görülmekte.
Ben burada, sizin eleştiriye tahammülünüz olduğu, yapılacak eleştirilerin içeriği negatif olsa dahi, sizi pozitif noktalara taşıyacağına inanıyorum.
Ayrıca eleştiri de eleştirilebilir!
Yaptığınız çalışmaya gelince, öncelikle harcadığınız emeğe saygımı sunarım.
Fakat şu bir gerçek ki, çok zengin bir görselleştirmeye uygun bir konuyu harcamışsınız! Böyle bir konu, sizi mesleki olarak ummadığınız bir gelişim noktasına getirebilirdi.
Genellikle, tasarımcı önce kitabı okumalı, ona göre tasarım yapmalı.
Fakat şu haliyle bile, okumadan, bu kitabın ön başlığı, adı vs. epeyce malzeme vermekte kanımca. Bu kitabı okumadan bile sırf bu başlık ile ciddi bir yol alabilirsiniz.
Hemen söylemek gerekirse, üst başlığı alt-üst çizgi ile, hem de oldukça kalın çizgilerle ayırma gerekçeniz ne olabilir ki? GARDİYAN başlığındaki İ harfinin noktasına teraziyi koymanız oldukça zorlayıcı kalmış bana göre. Buna hiç gerek yok ki. Ayrıca aynı yazının içine koyduğunuz karelajın anlamı her halde demir parmaklıklar olsa gerek. Ama maalesef bunu pek hissettirmiyor. Kullandığınız tipografiyi de bastırmış. Üstelik demir parmaklık kavramı, zaten illustrasyonda yeterince konumlandırılmış.
Öte yandan illustrasyondaki parmaklıklar içinden gelen ışık, biraz daha özenli olabilirdi. Işığın yönünde bir kamburlaşma görüyorum. Ayrıca bu kadar kuvvetli ışık, bulutlu bir gökyüzünden değil, çok güneşli bir havadan olmalıydı. Hatta güneş çerçevenin içinde de kalmalıydı. Burada iyi bir şey yakalamışsınız, ama biraz daha geliştirmeliydiniz. Çünkü bu ışık, okuyucuda bir iletişim hattı oluşturur. Işık, bir şeyi (şu an aklıma gelmiyor) işaret etmeli, bu işaret kitabın içeriğine uygun olmalı.
Gözüme çarpanlar öncelikle bunlar. Ufak tefek ayrıntıların ise sözünü etmek istemiyorum.
Çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Tuncer ÖZKAN