Eleştiri acımasızdır..

Ahmet ALTUN

Font Tasarımı
Altın Üye
Uzman Üye
Kayıt
29 Mayıs 2009
Mesaj
1.398
Tepki
36
Daha önce verildiyse konunun silinmesini rica ederim.. Çok önceden okuduğum ve bildiğim ders verici bir hikayeyi paylaşmak istedim.. Değişik yerlerde okusamda bu hikayenin yayınlanacağı bundan daha anlamlı bir yer olmaz bence ( grafikerler forumu açısından söylüyorum.):)



"Eleştiriyorsan yanında çözümüyle gelmelisin... Çözüm ile birlikte sunulmayan eleştiri sadece kuru gürültüdür."


Hindistan’da çok ünlü bir ressam varmış. Herkes bu ressamın yaptıklarını kusursuz kabul edecek kadar beğenirmiş. Ve ona “Renklerin Ustası” anlamına gelen Ranga Guru derlermiş. Usta ressamın ünü saraya kadar ulaşmış. Öyle ki kral, Ranga guruya bir sanat akademisi teklif etmiş. guru bir şart ile kabul etmiş.. Akedemide eğitimin süresi olmayacak.. Öğrenciler ne zaman gerçekten yeteneğinin doruğuna erişirse o zaman mezun olacak.. Kral bu şartı kabul etmiş ve Akademi açılmış...

Akademiye yüzlerce hevesli öğrenci kayıt yaptırmış... Raji de çok yetenekli bir çocukmuş ve o da bu okulun öğrencisiymiş.

Arasıra Ranga Guru öğrencilerden bazılarını artık usta oldu diye mezun ediyormuş... kimin ne zaman mezun olacağına o karar veriyormuş.. Bütün akademi öğrencileri bu yüzden mezun olacakları günü sabırsızlıkla ve heyacanla bekliyorlarmış.
Raji, Gurunun en sevdiği öğrencilerden birisiymiş ve hep takdir eder, övermiş.. Raji de hep mezun olacağı günü sabırsızlıkla bekliyormuş. Bir gün Hocasına kendisinin ne zaman mezun olacağını sormuş. Guru ona aslında eğitimini tamamlayacak kıvamda olduğunu, şimdi gidip son sınav için hayatının en güzel resimini yapıp getirmesini istemiş.


Raji resmini yaparak Ranga Guru’ya götürmüş ve ondan resmini değerlendirmesini istemiş. Ranga Guru ise, “Sen artık ressam sayılırsın Raji. Artık senin resmini halk değerlendirecek” diyerek, resmi şehrin en kalabalık meydanına götürmesini ve en görünen yere koymasını istemiş. Yanına da kırmızı bir kalem koyarak halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı bırakmasını istemiş.

Raji denileni yapmış. Birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde görmüş ki, tüm resim çarpılar içinde ve neredeyse görünmüyor. Çok üzülmüş. Emeğini ve yüreğini koyarak yaptığı tablo kırmızıdan bir duvar sanki!

Resmi alıp Ranga Guru’ya götürmüş ve ne kadar üzgün olduğunu belirtmiş. Ranga Guru üzülmemesini ve yeniden resme devam etmesini önermiş. Raji resmi yeniden yapmış ve yine ustasına götürmüş.
Tekrar şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş Ranga Guru. Ama bu defa yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde yağlı boya, birkaç fırça ile birlikte. Ve yanına, insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazıyı da bırakmasını istemiş.

Raji denileni yapmış. Birkaç gün sonra meydana gittiğinde resmine hiç dokunulmadığını görmüş. Fırçalar da boyalar da hiç kullanılmamış. Çok sevinmiş. Koşarak Ranga Guru’ya gitmiş ve resme dokunulmadığını anlatmış.

Ranga Guru ise, “Sevgili Raji, sen birinci konumda insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız bir eleştiri sağanağı ile karşılaşabileceğini gördün. Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı. Oysa ikinci konumda, onlardan hatalarını düzeltmelerini, yapıcı olmalarını istedin. Yapıcı olmak eğitim gerektirir. Hiç kimse bilmediği bir konuyu düzeltmeye kalkmadı, cesaret edemedi…


“Sevgili Raji, mesleğinde usta olman yetmez, bilge de olmalısın. Emeğinin karşılığını, ne yaptığından haberi olmayan insanlardan alamazsın. Onlara göre senin emeğinin hiçbir değeri yoktur. Sakın emeğini bilmeyenlere sunma ve asla bilmeyenle tartışma…”
 

ekinoks76

Üye
Kayıt
5 Kasım 2009
Mesaj
318
Tepki
4
Harika bir hikaye çok ders verici :)) çok da karşılaşılan bir durum bilende eleştiriyor bilmeyende ama iş yapmaya üretmeye gelince kimse kalmıyor ortalıkta ve ben bu hikayeyi bilmeden uygulamışım eleştiriyorlar eleştiriyorlar bilip bilmeden bazen kırıcı çizime küstürücü nitelikte sendaha güzelini yap dediğimde ortada birşey olmuyordu.. Bilen kişi eleştirse daha verimli olur karşısındakinin adına..
Çok güzel bir konuya değinmişsinz tebrik ederim:))
 

Yaşar Karadeniz

Grafikerler.org
Altın Üye
Kayıt
7 Eylül 2008
Mesaj
3.274
Tepki
75
Sayın Ahmet Altun, öncelikle böylesine anlamlı ve okunması üzerinde düşünülmesi gereken hikayeyi bizlerle paylaştığınız için teşekkür ederim. Şahsen gayet yerinde ve isabetli olmuş, bu hikayeden de ders alınması gerektiğinin düşüncesindeyim, emeğe saygı da unutulmamalı. Sadece aklıma takılan, bu dersi vermenizi gerektirecek bir durum mu vuku buldu. Yanlış anlamayın merakımı gidermek için öğrenmek istedim...
 

Ahmet ALTUN

Font Tasarımı
Altın Üye
Uzman Üye
Kayıt
29 Mayıs 2009
Mesaj
1.398
Tepki
36
@Yaşar Karadeniz

Teşekkür ederim bütün yorumlar için.. :)

Kesinlikle herhangi bir ders verme durumu yok ne haddime, ancak çok mana ifade eden bu hikayeyi ola ki bilmeyen vardır diye paylaşmak istedim... Bir kaç yıl önce güncel hayatta yaşadığım bir olay üzerine çok değerli bir abim bu hikayeyi bilgisayarından yazıp okumam için vermişti.. Basit bir hikaye hatta belki uydurmadır ama eleştiri adına çok şeyi anlatıyor. İnsanların olur olmaz her konuda eleştri silahını çıkarıp rastgele sağa sola savurmaları beni oldum olası çok rahatsız etmiştir....
Bir grafikerin yada bir sanatçının en zor anı; yaptığı eserin ardından insanların beyan ettiği fikirler olsa gerek.. Eh bununda adı "eleştiri" olunca hikayedeki Ranga Guru'nun son sözü çok şey ifade ediyor...:)
 

Ahmet ALTUN

Font Tasarımı
Altın Üye
Uzman Üye
Kayıt
29 Mayıs 2009
Mesaj
1.398
Tepki
36
@Burak Güzey


Ben bir resim yaptım.. birisi geldi dedi ki çok güzel olmuş beğendim.. bu kişi resimden anlayan uzman birisi ise.. bu eleştri anlamlıdır. Aynı eleştriyi yani beğendim diyen kişi hiç anlamadığı halde beğendim diyorsa bu eleştiri değil kibarlıkla söylenmiş fikirdir.
Uzman kişi bu resmi beğenmedim dediğinde neyi beğenmedi ise detayı ile söyler.. eleştiri yine anlamlı olur..

Fakat hiç anlamayan birisi çıkıp ben bu resimi beğenmedim derse.. sizce bu eleştirinin kıymeti nedir.. ? Acaba bu soru, sorunuzun cevabı olabilir mi?
 
Yukarı Alt