JÜRİ üyeleri ve yarışmaya ilişkin değerlendirmeleri.

[amonyum_nitrat]

abdülhamid han tahttan indirilirken, kendisini hal'edenlere bakar ve şöyle seslenir:
"ne siz beni anlamışsınız, ne de ben sizi!..."

ahh ahmet bey; "eleştiri"ye yönelik olarak ortaya koyduğunuz metafor maalesef maksada hizmet etmiyor.. konuştuğumuz şey "eleştiri" değil ki zaten: konuştuğumuz şey, eleştirinin sınırlarının kat be kat ötesinde, mayasında hakaret ve aşağılama olan bir hamur..... ve bu hamur çok su kaldırır!!!

aman yahu; meslek fetişizmi insana neler de söyletiyor...!!

 

[Ali Tekin Çam]

Sevgili Ömer,

Hem görme özürlü olup, hem de grafikle ilgilenenler de olabiliyormus demek ki!... Halbuki grafik tasarımda, göz ve görme eylemi birincil unsurdur.

Neyse; Faruk Hoca'nin kritiklerine benim adimi karistiranlarin icleri rahat olsun, Faruk Hoca'nin yazdiklarinin altina ben de imzami atiyorum!...

Omrünü bu mesleğe adamış bir usta; %90'ı acemilik sınırındaki 56 kisiyi ve onlarin ürettiklerini ciddiye alip, üstelik de ciddi bir zaman-emek harcayarak tüm islerini tek tek degerlendiriyor, bunun bir nimet olarak gorülmesi gerekirken, "camur atma, kusmuk" gibi ucube bir takim tepkilere maruz kalıyor... Ne garip?...

Faruk Hoca'nin yazdıklarında, uslubunda herhangi bir yanlış yok. "Yapici elestiri" havada kalan bir tanim...Yazdıklarını hakaret, kusmuk olarak degerlendirenler, yapıcı elestiriyi örnekleseler de biz de feyz alsak, anlasak, öğrensek...

Ben böyle düsünen arkadaslarin yerine olsam; yarişmaya katılan islerle, Faruk Hoca'nin elestirilerini tek tek eslestirir ve uzunca bir süre ve günde en az bir kez gozden gecirirdim... Bu da ögrenmenin yöntemlerinden biridir çünkü!... Kendini gelistirmek isteyene acilmis önemli bir kapidir bu elestiriler!...

Bir isi yapmak isteyenler; önce o isi sevecek, sonra öğrenmeye acik olacak ve bulundugu her ortami öğrencilik, kendini gelistirme fırsatı olarak değerlendirecek... Elestiriden korkmayacak, kacmayacak... Sonunda da o isi severek, bilerek ve doğru olarak yapacaktir. Aksi, görüntü kirliligine bolca katkidan baska birsey sağlamaz...

Yaptiğimiz her işin güzel olduğu ve illa begenilmesi gerektiği ne büyük bir yanilgidir!...
Bu meslekte "ben oldum" diyenin de isi bitmistir!... O kisi, uzun yolculuga cikip, daha ilk istasyonda trenden inmistir bana gore!...

Ben 35 yildir öğrenciyim, bundan da gocunmuyorum... 35 yilda teknik, estetik hangi degerlerin degisime ugradigini ve bu degisimleri hazmedemeyen bünyelerin nasil sistem disi kaldiklari uzun bir muhabbet konusudur, bir gün yeri gelirse onu da konusuruz...

Bu isi yapmaya kalkan herkesin bu meslege mutlaka ödemesi gereken bir borcu vardir... Hazım problemi cekenlerin, bu meslegin kahrini cekmeye tahammülleri olmayanlarin yol yakinken baska bir ise yönelmelerinde herkes için hayir vardir!...

Saygilarimla

Ali Tekin Çam

 

[Kerim ÖKSÜZ]

Teşekkürler hocam yorumlarnız için

 

[Ahmet ALTUN]

@amonyum_nitrat

Sayın amonyum_nitrat ;

Ben karşımdaki birine bir örnek vereceksem önce kendimden örnek veririm.. Farkındaysanız kimsenin etlisine sütlüsüne karışmadım.. Kendi çalışmama yapılan eleştiriyi örnek verdim.. Ekmek diye çizdiğim şey rugby topuna benzetildi.. Ben bundan alınmadım. kızmadım. Bu benzetmeyi yapan kişiyi şahsen tanımıyorum. Fakat inşallah tanışacağım kısmet olursa.. Geçmişte bir konu başlığında da oldukça tartışmıştık kendisi ile. Eleştirinin sunuşunda bir kural olduğuna inanmıyorum. Farkındamısınız aslında millet olarak çok alıngan bir hale gelmişiz. kimsenin bir kelime lafını kaldıramıyoruz.. Öyle olmuşuz ki eleştiriyi kaldıramadığımız gibi yapmaktan da korkuyoruz..Buyrun bakın.. profilimden tüm mesajlarımı araştırın.. kimsenin çalışmasına içimden geçeni yazamamışımdır..Oysa bazen bir çalışma görüyorum, yapan kişiye bakıyorsunuz havasından geçilmiyor, O an o çalışmaya bağırasınız geliyor ama bağıramıyorsunuz. Çünki kişiler kırılmaya hazır.. Aman eksik olsun.. yazmam daha iyi..Sanat böyle bir şeydir, sanatçı kırılgandır, sanatçı bu özelliğini baştan kabul etmelidir. Eleştirinin her türlüsüne, çeşidine hazırlıklı olmalıdır, şekli nasıl olursa olsun sukünet ile gögüslemelidir.

Sayın amonyum_nitrat ; saatlerce uğraşıp didinip birinci seçilir diye bu foruma eklediğim çalışmamda ekmek diye çizdiğim şeyi topa benzeten kişiye ben sonsuz saygı duyarım. Eğer ki topa benzeyen o şeye nezaketen ekmek deseydi ben hiç bir zaman doğru düzgün ekmek çizemiyecektim.. Şimdi oturup öyle bir ekmek çizmeliyimki ; kör bile baktığında ekmek olduğunu anlasın.. Eleştirinin sunuş biçimi farklı olabilir.. Beni zerre kadar ilgilendirmiyor.. Fakat eleştiri benim için elmas değerindedir, çünki öğreticidir. Sayın Ali Tekin ÇAM'ın dediği gibi hala öğrenciyim.. Ve ben de hala öğreniyorum..Ölene kadar da öğrenmeye çalışacağım, Siz ise darılmaya, alınmaya devam edin.

Saygılarımla.

 

[polateray]

Herkese Merhaba...
Öncelikle Faruk Hocam'a ve diğer jüri üyeleri olan Hoca ve üstadlarımıza teşekkür ediyorum.
Gördüm ki, yarışma ertesinde birazcık da olsa karışmış ortalık... Ama olsun, bunlar normal olmasada olağan durumlar! Herkesin çıkarması gereken dersler var bu tür yarışma sonuçlarında... "Hatanızı fark ettiğiniz anda, başarmışsınız demektir" tadında bir söz hatırlıyorum... Neyse, Edebi ve felsefi cümle dizelerine gerek duymadan, fark edebilmek dileklerimle...

Önce jüri üyelerine, sonrasında site yönetimine emekleri için ayrıca teşekkür ediyorum...

Saygılar...