@Hakan Konakçı
Sayın Hakan Konakçı;
1-Ben doğru öğrenmenin yollarını gösteriyorum.Öğrendiğini sanıp öğrenmeyenler beni sevmiyor.Her ameliyat acı verir, ameliyat olmadan sürekli uyuşturucu kullanarak hastalık tedavi edilmez. Bunu isteyenler kendilerini kandırır.
2-Benim öğrettiklerim, ne yaptığım, neyi yapmadığım aşağıdaki linklerde tıkladığınızda karşınıza çıkar.
3-Şu trafikte herkes araba kullanmasını biliyor ama kazalar da durmuyor. Niye? Herkes araba kullanmasını biliyor ama trafik kurallarını bilmiyor. Bilmeyince de trafik kazası oluyor. Grafik konusunda ise, herkes bilgisayarı kullanıyor, program kullanıyor, hatta dijital baskı makinesi kullanıyor, buraya kadar tamam, ama grafik kurallarını bilmezse grafik kazası yapıyor.
4-Arkadaşlarımızın kavrayamadığı veya kavrayıp da kabul etmek istemediği şudur; Tasarım eğitimi ! Bu eğitimin ne olduğunu kimse bilmiyor. Corel eğitimi veya Photoshop eğitimi verirsen tasarım eğitimi de arkadan gelir sanıyorlar. Tasarım sadece yetenek işidir, eğitim işi değildir diyorlar. İşte ben buna karşı çıkınca aşı acıtıyor. Sen de aşı olma kardeşim, morfinle uyuşmaya devam et. Morfin acıtmıyor sanıyorsun.
5-Ben kimseyi soğutmuyorum, ben bir yanlışı düzeltmeye çalışıyorum. Tasarım bilene tasarımcı grafiker denir tasarım bilmeyene sadece grafiker denir yalanına karşı çıkıyorum. Bu yalana inananlar benim sözlerimi duyunca elbette iğne acıtıyor diyeceklerdir, çünkü gerçekler acıdır ve acı gerçek diye bir deyim vardır.
6-Doktor kılığına girip beyaz önlük giyinip hasta muayene eden yüzlerce hastabakıcının içinde birisi kalkıp siz doktor değilsiniz siz tıp eğitimi almadınız derse, elbette hastabakıcılar, ne diyo lan bu, diyeceklerdir.Bizi mutsuz eden şeyler söylüyor, bizi mutlu eden şeyler söylesin diyeceklerdir.
7-Ben diyorum ki, grafik tasarım eğitimi almayan grafiker değildir, operatördür.Bana diyorlar ki; sen idealini ve kitaptakini söylüyorsun, oysa piyasa bizi grafiker diye kabul ediyor, bizim için piyasanın dediği geçerlidir, senin dediğin değil. Ben de diyorum ki sizi piyasadaki kurnaz patronlar böyle kandırıyor işin doğrusu onların dediği değil benim dediğimdir.Onlar doktor pahalı diye hastabakıcıya doktor önlüğü giydiriyorlar, garibim hastabakıcı da kendini doktor sanıyor diyorum.
8- Sen bize böyle demekle bizi meslekten soğutuyorsun, diyorlar. Ben de diyorum ki, hastabakıcıya sen doktor değilsin demekle o hastabakıcı doktorluktan soğumaz, çünkü zaten doktor değildir. O hastabakıcı eğer iyi bir hastabakıcı ise iyi hastabakıcı olmakla öğünmelidir, iyi doktor taklidi yaptığı için övünmemelidir. Eğer ben böyle dediğim için o hastabakıcı hastabakıcılıktan da soğuyorsa o zaman o ya iyi bir hastabakıcı değildir, ya da kendisini doktorluğa layık gören ama doktorluk yapma şartlarına sahip olmayan ve bu nedenle doktorlara haset eden bir hastabakıcıdır. O zaman da ben diyorum ki; gelin tıp sınavına girin, kazanırsanız doktor diploması alın sorun bitsin. Devlet size bu şansı versin diyorum, bunun neresi meslekten soğutmaktır? Bunun neresi öğretmek istememektir?
Benim amacımı anlamadan beni suçlamak iftiradır, bühtandır.
Benim her yazdığımın şahidi ispatı vardır.
Bakın siz diyorsunuz ki;
"benim usta diyebilecem bir öğreticim olmadı ama suan 3 adet digital baskı makinesi kullanıyor corel ve photoshop kullanıyor ve kullanırkende zevk alıyorum tabiki bir ustayla yanyana gelsem pasif kalıcam belkide ilerlemek istiyorum "
Sırf bu cümlenizde bile 3-4 tane önemli itiraf var:
1-Benim ustam olmadı diyorsunuz. Yani herşeyi kendi kendime öğrendim diyorsunuz. Eğitim almadım diyorsunuz. Yani en pahalı öğrenme olan deneye yanıla öğrenmişiz. Kimbilir ne zorluklar çektiniz.Size soruyorum, dijital baskı grafikerliği diye bir Kkurs var mı? Olsaydı gitmez miydiniz?
2-Şu an 3 adet dijital baskı makinesi kullanıyorum, diyorsunuz. peki tasarım yapabiliyormusunuz ? Kendinizi tasarım bilen grafiker olarak niteleyebilir misiniz? Niteleyebiliyorsanız tasarımlarınızı görebilir miyiz?
3-Corel ve Photoshop kullanıyorum diyorsunuz, program kullanmak başka şeydir, tasarım yapmak başka şeydir diyorum, katılıyor musunuz?
4-Zevk alıyorum diyorsunuz, elbette zevk alarak yapacaksınız, ıstırap çekerek iş yapamazsınız ve ıstırap çektiğiniz işi de savunamazsınız. Ben de , beni bu kadar eleştirmelerine ve gıcık olmalarına rağmen bu yazılarımı zevk alarak yazıyorum.
5-Bir ustayla yan yana gelsem pasif kalıcam diyerek, ustalığınızdan endişenizi dile getiriyorsunuz. Makine kullanmak konusundaki ustalığınızdan şüphe duyduğunuzu sanmıyorum, tasarım konusundaki ustalıktan şüphe duyduğunuzu sanıyorum. Eğer öyleyse zaten başından beri ben haklıyım demektir. Çünkü yıllardır bu sitede alet kullanmak başka şeydir, tasarım başka şeydir deyip duruyordum.İşine gelmeyenler elbette kabul etmiyordu.
6-İlerlemek istediğinizi ama buna hayatın zorlukları arasında vakit bulamadığınızı yazmışsınız. İlerlemek istediğinizi büyük bir memnuniyetle görüyor ve takdir ediyorum. Benim amacım da zaten sizin gibi azimli fakat diplomasız kardeşlerimizi daha yükseklere çıkarabilmek. Ben burada verdiğim kavgayı üniversite camiasında köşebaşını tutmuş ve grafiker sorunlarına kulak tıkamış keyfi yerindeki grafik profesörleriyle de yapıyorum. Zaten onlar benden önce bu sorunlara el atmış olsalardı bu gün bu rezil durumda olmazdık, herkes yerini bilirdi, ekip uyumlu çalışırdı. Siz beni nasıl sevmiyorsanız, o proflar ve hocalar da sevmiyor.Ben idealimdeki grafik okulunu açıncaya kadar bu savaşı sürdüreceğim.
Son sözüm; gelişmek isteyen kişilere bu eğitim ve diploma hakkı tanınmalı, alaylı-mektepli farkı kaldırılmalıdır.