- Kayıt
- 10 Temmuz 2008
- Mesaj
- 132
- Tepki
- 25
Yıldız Teknik Üniversitesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümünden Dr. Ebru SEÇKİN;
aşağıdaki maddelerden oluşan röportajını sitemiz yöneticisi Ömer Yıldız ve yine sitemiz yazarlarından Grafik Tasarımcı ve Kavram Meslek Y.Okulu Grafik Tasarım öğretim görevlisi Faruk Çağla ile gerçekleştirdi.
Türkiye’de grafik tasarım sektörünü bir piramite benzeten Faruk Çağla; piramitin tepesindeki bölümü personel sayısı 50 ye ulaşan, medya pazarlama ve satın alma konularında uzmanlaşmış, yıllık ciroları milyar dolarları bulan ve uluslararası reklam ajanslarıyla ortaklıklar kurmuş olan büyük reklam ajanslarının oluşturduğunu ve bu ajansların kaymak tabaka ajansları olduğunu belirtti.
Doğal olarak bu ajanların İstanbul’un kaymak tabaka semtleri olan Etiler, Nişantaşı, Teşvikiye ve Levent gibi semtlerde bulunduğunu belirtti.
Piramitin daha alt bölümünün ise personel sayısı 5 ile 10 arasında olan küçük ajanslar tarafından işgal edildiğini belirten Faruk Çağla, bu ajansların medya satın alıp, medya satmadıklarını; aslında ajans değil, grafik tasarım ofisi olduklarını belirterek, bu konuda grafikerler.org da yazmış olduğu yazıyı referans olarak gösterdi.
Bu ajansların daha çok Mecidiyeköy ve civarında yerleşik olarak bulunduğunu ifade eden F.Çağla, grafik tasarım sektörünün en dip noktasının matbaalar olduğunu; piramitin en alttaki en geniş tabanın burası olduğunu, burada grafik tasarımcı adı altında yardımcı grafikerlerin ve bilgisayar operatörlerinin çalıştığını belirtti.
Bu kuruluşların Topkapı, Yenibosna ve İkitelli gibi semtlerde yoğunlaştığını belirten
F.Çağla, bu noktada sözü Ömer Yıldız'a verdi.
Ömer Yıldız da, çok geniş bir tabana yayılmış olan grafik çalışanlarının sorunlarını dile getirdi ve çözüm yollarının eğitimden geçtiğini belirtti.
Eğitim konusunda söz alan F.Çağla, üniversitelerde, yüksek okullarda ve meslek liselerinde grafik eğitiminin hakkıyla yapılmadığını belirterek konuyu canlı örneklerle açıkladı.
Türk Grafik Eğitimi’nde 2 önemli yanlış yapıldığını ifade eden F.Çağla;
Birinci yanlışın grafikerlere bilgisayar kullanmayı bilmeyen hocalar tarafından sadece ressamlık eğitiminin verilmesi olduğunu...
İkinci yanlışın ise: tasarım nedir bilmeyen fakat sadece bilgisayar kullanmayı bilen teknik adamlar tarafından grafikerlere ders verilmesinin olduğunu belirten F.Çağla; “grafikerlere meslek derslerini sadece grafikerler vermelidir” dedi.
Röportaja sonradan dahil olan Erdem Çağla, kendisi lisede grafik eğitimi aldığı için, meslek liselerinin grafik bölümlerinde yaşanan sıkıntıları dile getirerek önemli bilgiler verdi.
Röportaj ses kayıt cihazı ile kaydedildi. Bu nedenle elimizde herhangi bir yazılı belge bulunmamaktadır. Ne yazık ki fotoğraf çekmeyi de sorulara cevap vermekten fırsat bulup akıl edemedik.
Röportaj metinleri Ekim-Kasım aylarında Yıldız Teknik Üniversitesi ve Bilgi üniversitesinin ortaklaşa yayınlayacağı Araştırma Sonuçları kitabında yayınlandığı zaman, tam metin grafikerler.org üyelerine ulaştırılacaktır.
Biz şimdilik, haber niteliğinde olan bu bilgiyi sizlerle paylaşmak istedik.
Saygılarımızla.
Not; Röportajı yapan Ebru hanıma grafikerler.org sitesine üye olması ve
üyelerden değerli görüşlere sahip olan yazarlarımızdan bazılarıyla da buna benzer röportajlar yapması önerilmiştir.
Dr. Ebru SEÇKİN bu öneriyi sıcak karşılamış ve memnuniyetini bildirmiştir. Kendisini en kısa zamanda üyelerimiz arasında görmekten onur duyacağımızı ayrıca belirtiriz.
-----------------------------------------------------------
Soruların ilgili olduğu Röportaj konularının Dr. Ebru Seçkin tarafından bize sunulan tam metni;
Konu:
aşağıdaki maddelerden oluşan röportajını sitemiz yöneticisi Ömer Yıldız ve yine sitemiz yazarlarından Grafik Tasarımcı ve Kavram Meslek Y.Okulu Grafik Tasarım öğretim görevlisi Faruk Çağla ile gerçekleştirdi.
Türkiye’de grafik tasarım sektörünü bir piramite benzeten Faruk Çağla; piramitin tepesindeki bölümü personel sayısı 50 ye ulaşan, medya pazarlama ve satın alma konularında uzmanlaşmış, yıllık ciroları milyar dolarları bulan ve uluslararası reklam ajanslarıyla ortaklıklar kurmuş olan büyük reklam ajanslarının oluşturduğunu ve bu ajansların kaymak tabaka ajansları olduğunu belirtti.
Doğal olarak bu ajanların İstanbul’un kaymak tabaka semtleri olan Etiler, Nişantaşı, Teşvikiye ve Levent gibi semtlerde bulunduğunu belirtti.
Piramitin daha alt bölümünün ise personel sayısı 5 ile 10 arasında olan küçük ajanslar tarafından işgal edildiğini belirten Faruk Çağla, bu ajansların medya satın alıp, medya satmadıklarını; aslında ajans değil, grafik tasarım ofisi olduklarını belirterek, bu konuda grafikerler.org da yazmış olduğu yazıyı referans olarak gösterdi.
Bu ajansların daha çok Mecidiyeköy ve civarında yerleşik olarak bulunduğunu ifade eden F.Çağla, grafik tasarım sektörünün en dip noktasının matbaalar olduğunu; piramitin en alttaki en geniş tabanın burası olduğunu, burada grafik tasarımcı adı altında yardımcı grafikerlerin ve bilgisayar operatörlerinin çalıştığını belirtti.
Bu kuruluşların Topkapı, Yenibosna ve İkitelli gibi semtlerde yoğunlaştığını belirten
F.Çağla, bu noktada sözü Ömer Yıldız'a verdi.
Ömer Yıldız da, çok geniş bir tabana yayılmış olan grafik çalışanlarının sorunlarını dile getirdi ve çözüm yollarının eğitimden geçtiğini belirtti.
Eğitim konusunda söz alan F.Çağla, üniversitelerde, yüksek okullarda ve meslek liselerinde grafik eğitiminin hakkıyla yapılmadığını belirterek konuyu canlı örneklerle açıkladı.
Türk Grafik Eğitimi’nde 2 önemli yanlış yapıldığını ifade eden F.Çağla;
Birinci yanlışın grafikerlere bilgisayar kullanmayı bilmeyen hocalar tarafından sadece ressamlık eğitiminin verilmesi olduğunu...
İkinci yanlışın ise: tasarım nedir bilmeyen fakat sadece bilgisayar kullanmayı bilen teknik adamlar tarafından grafikerlere ders verilmesinin olduğunu belirten F.Çağla; “grafikerlere meslek derslerini sadece grafikerler vermelidir” dedi.
Röportaja sonradan dahil olan Erdem Çağla, kendisi lisede grafik eğitimi aldığı için, meslek liselerinin grafik bölümlerinde yaşanan sıkıntıları dile getirerek önemli bilgiler verdi.
Röportaj ses kayıt cihazı ile kaydedildi. Bu nedenle elimizde herhangi bir yazılı belge bulunmamaktadır. Ne yazık ki fotoğraf çekmeyi de sorulara cevap vermekten fırsat bulup akıl edemedik.
Röportaj metinleri Ekim-Kasım aylarında Yıldız Teknik Üniversitesi ve Bilgi üniversitesinin ortaklaşa yayınlayacağı Araştırma Sonuçları kitabında yayınlandığı zaman, tam metin grafikerler.org üyelerine ulaştırılacaktır.
Biz şimdilik, haber niteliğinde olan bu bilgiyi sizlerle paylaşmak istedik.
Saygılarımızla.
Not; Röportajı yapan Ebru hanıma grafikerler.org sitesine üye olması ve
üyelerden değerli görüşlere sahip olan yazarlarımızdan bazılarıyla da buna benzer röportajlar yapması önerilmiştir.
Dr. Ebru SEÇKİN bu öneriyi sıcak karşılamış ve memnuniyetini bildirmiştir. Kendisini en kısa zamanda üyelerimiz arasında görmekten onur duyacağımızı ayrıca belirtiriz.
-----------------------------------------------------------
Soruların ilgili olduğu Röportaj konularının Dr. Ebru Seçkin tarafından bize sunulan tam metni;
Konu:
[*]Kısa tarihçe
[*]Sektörün yapısı
- Sektörün büyüklüğü (firma sayısı ve çalışan sayısı)
- Mekansal dağılım (firmaların adres bilgilerine göre İstanbul’daki mekansal dağılımını gösteren haritanın üretilmesi)
- Grafik tasarımın yarattığı değer zincirinin analizi: İlişki içinde olduğu diğer sektörler hangi sektörleri tetikliyor
- Mevzuat (yasal düzenlemeler, telif hakkı, vd.)
- Eğitim
- Aktörler (Grafik tasarım sektöründeki ilgili meslek birlikleri, dernekler vd.)
[*]Fırsat ve tehditleri
[*]Kamudan beklentileri
